Yolun Sonu Gelince

Gelecek Önünüzde Keşfedilmeye Hazır
Yolun Sonu Gelince - Şiir

Sendeledi bir ihtiyar
Yolu yarılayınca
İçinden çekti bir ah
Bacağı ağrıyınca

Uzun bir hayat sürdüm
Baharı yazı gördüm
Soğuk kışlar kışladım
Son baharıma erdim

Saçlarım beyazlaştı
Gözlerim donuklaştı
Yaşım yetmişi aştı
Diyordu bu ihtiyar

Arkama bakıyorum
Ömrüme şaşıyorum
Ne kadar ah çeksemde
Şükür ki yaşıyorum

Gençlikteki yıllarım
Günlerim ve aylarım
Nasıl da çabuk geçti
Döküldü yapraklarım

Gençlikte zannederdim
Yaşlılık var mı derdim
Bazen serkeşlik eder
Dağı taşı gezerdim

Şimdi kamburum çıkık
Dişlerimse hep dökük
Yamalı pantalonum
Ceketimse hep sökük

Kalmışım yapayalnız
Ne oğul var, ne de kız
Dilimde tek acı var
Olmuş ağzıma sakız

Tekrar eder dururum
Ümit ki kurtulurum
Benim için tek çare
Rabbime kavuşurum

Gece gündüz ahlarım
Dilimde of oflarım
Bana yakın arkadaş
Hayıflanır, vahlarım

Ey beni görenlerim
İyi düşünenlerim
Halimi anlıyor
Titriyor şu ellerim

Su akar oluk oluk
Şimdi artık yolculuk
Doğduksa öleceğiz
Kurtuluştur doğruluk

Abdullah Demircioğlu bu şiirini 90´lı yıllarda bir ihtiyardan, pir-i faniden ilhamla yazmışlar.

ŞİİR