Bütün dünyayı saran bu beladan Âlem-i İslâm’ın ve insanlığın en kısa sürede selamete ermesini niyaz ediyoruz. Dergimiz adına yine Ramazan’ı gönlünüzde ve hanelerinize dolu dolu yaşamanızı, bayramı sevdiklerinizle karşılamanızı temenni ederiz.

Merhabalar Kıymetli Gönül Dostlarımız;

Donandı her yer kandiller ile

Doldu camiler müminler ile

Zikr-u tesbihler, saf diller ile

Sana eylerler ey şehr-i Ramazan

Hoş safa geldin ey şehr-i Ramazan

Evet, gönül isterdi ki Ramazan-ı Şerîf’i her sene olduğu gibi bu sene de aynı dizelerle karşılayabilseydik…

Ancak bu Ramazan farklı maalesef. Gönüllerimiz buruk, boynumuz bükük, gözlerimiz ise yaşlı...

11 ayın sultanı olan şehr-i Ramazan’ı orucuyla, hatim, teravihiyle, vaaz ve sohbetleriyle evlerimizde geçireceğiz bu yıl anlaşılan. Zekât, fitre ve sadakalarımızı belki de sanal ortam üzerinden vereceğiz bir yetimin başını okşamadan, ihtiyaç sahibine kardeşçe dokunamadan…

Şaşırtıcı tarafı ise bütün bunlara, insanlıktan çıkmış bir kesimin sebep olması. Öyle ki birinin yaptığı hatanın bedelini bütün insanlık ödüyor şimdilerde. Aslında Nûh Tufanı gibi geçmişte de örnekleri olan bir husus bu. Bu seferki ise modern olanı… İstisnasız hepimiz gözle görülemeyen, elle tutulamayan bir virüs nedeniyle büyük sıkıntı çekiyoruz. Sayısız ölümler, ızdıraplar, korkular ve ayrılıklar… Hayat durma noktasına geliyor çoğu zaman.

Peki, niçin tefekkür ve muhakeme edilmez, ibret alınmaz ki olanlardan? Oysa yüce Kitâbımız, aziz Peygamberimiz (s.a.s) ve tabi ki önceki ümmetlere gönderilen kutsal kitaplar ve elçiler; insanlığı düşünmeye, akıl yürütmeye ve hadiselerden ders çıkarmaya o kadar çok davet etmiştir ki ilahi mesaja biraz kulak verilse; kul hakkına, helale ve harama dikkat edilse cenneti dünyada yaşayacağız, aşikâr.

Fakat bu temenni galiba nafile! Dünya bir imtihan dünyası; kimi mut‘î, kimi münafık, kimi de âsi…

Yaşananları ebced hesabı yaparak, kıyâmet alametlerinden Dâbbetü’l-‘Arz ile ilişkilendirenler ise ayrı bir problem doğrusu… Her ilmi yerli yerinde istimal gerekir ki virüs hadisesi ile ebcedi kullanarak Dâbbetü’l-‘Arz’a işaret etmek tamamen yanlış bir yorumdur.

Şiir, Tasavvuf, Akaid ve Fıkıh alanında sizler için seçtiğimiz orijinal yazılarla siz değerli okurlarımızı baş başa bırakıyor;

Bütün dünyayı saran bu beladan Âlem-i İslâm’ın ve insanlığın en kısa sürede selamete ermesini niyaz ediyoruz.

Dergimiz adına yine Ramazan’ı gönlünüzde ve hanelerinize dolu dolu yaşamanızı, bayramı sevdiklerinizle karşılamanızı temenni ederiz.

Fî emânillâh…

ZUHUR DERGİSİ 33.SAYIYI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ.